Adağın Geçerli Olmasının Şartları
Adakta bulunmanın ve bu adağın geçerli olması için gereken şartlar?Adakta uyulması gereken şartlar?Adak adamanın Şartları?Hangi adak geçerli değildir?Adakta bulunmanın ve bu adağın geçerli olması için bazı şartları verdır.Gelişigüzel adak adanmaz.Adakta aranan şartlar şunlardır:
1- Adanan ibadetin cinsinden farz veya vacip bir ibadet bulunmalıdır. Meselâ oruç tutmak, kurban kesmek, namaz kılmak, hacca gitmek, sadaka vermek adanabilir; çünkü her birinin cinsinden farz veya vacip bir ibadet vardır.
Ancak meselâ mevlid okutmak, şeker veya helva dağıtmak, horoz kesmek gibi şeyler adak konusu olamazlar. Çünkü bunların cinsinden farz veya vacip bir ibadet yoktur.
2- Adak, kişinin zaten yapmakla yükümlü olduğu bir ibadet olmamalıdır. Meselâ “beş vakit namaz kılacağım” veya “Ramazan’da bir ay oruç tutacağım” ya da “Kurban bayramında kurban keseceğim.-bir kurban yükümlüsü için-” diye adakta bulunmak geçersizdir.
3- Adanan şeyin, yapılması mümkün ve meşrû olmalıdır. Meselâ, mülkiyetinde olmayan bir mal, sadaka olarak vermek üzere adanamaz. Hasta veya yaşlı olduğu için oruç tutamayan birisi, orucu adak konusu yapamaz. Geçen bir günde namaz kılmak adanamaz; adanırsa da yapmak imkân dışı olduğundan adak geçerli olmaz.
4- Adak bizzat ibadet cinsinden olmalıdır. İbadete vesile olan vecibeler, meselâ abdest almak, ezan okumak, mescide gitmek adanamaz.
5- Adanan iş, isyan, bid’at, günah ve mâsiyet içermemelidir.
Adak, zamana, mekâna, belli bir paraya, belli bir fakire, belli bir güne hasredilemez. Meselâ; “Allah rızası için, falanca fakire, şu kadar sadaka vereyim” diye adayan birisi; diğer bir fakire, düşündüğünden daha fazla veya daha az bir sadaka verdiğinde bu adağını yerine getirmiş olur. Ya da, “Allah rızası için mezbahada kurban keseyim” diye adayan birisi bu kurbanı başka bir yerde kestiğinde adağı yerine gelmiş olur. Veya, “Camide namaz kılayım” diyen birisi, bu namazı evinde kılabilir.
Mutlak olarak sadaka vermeyi adayan birisi, imkânları nispetinde gönlünün tatmin olacağı bir miktarı sadaka olarak verirse adağını yerine getirmiş olur. Adakta önemli olan, söz verilen ibadetin yapılmasıdır. İbadetin nerede, nasıl ve kimlerle yapıldığı veya yapılacağı önemsiz ayrıntılardır ve adağın konusu değildir.
Mekke fethedildiğinde birisi gelerek Allah Resûlü’ne (asm), Mekke’nin fethedilmesi halinde Mescid-i Aksâ’da namaz kılmayı adadığını söyledi.
Allah Resûlü (asm); “Burada kıl!” buyurdu.
Adam Mescid-i Aksâ’da kılmayı adadığını tekrarladı.
Resûlullah (asm) yine, “Burada kıl!” buyurdu.
Adam sözlerinde ısrar edince de Peygamber Efendimiz (asm); “Sen bilirsin!” buyurdu.1
Adakta, her ibadette olduğu gibi öncelikle Allah’ın rızasını kazanmak gaye edilir. Başka bir ifadeyle adağın Allah rızası için yapılması, olmazsa olmaz şartlarındandır. Aksi halde makbule şayan olmaz. Çünkü ibadetler doğrudan Allah’ın rızasına bakarlar. Adakların, dışarıdan her ne kadar bir şartın sonucu olarak yapıldığı gözükse de, neticesi Allah’ın rızasıdır. Nitekim ibadetlerin illetinin dünyevî olarak menfaat sağlamak değil, Allah’ın emrini ifa etmek, neticesinde de Allahın rızasını kazanmaktır.
Adağa şöyle niyet edilir: “Şu işim olduğu zaman Allah rızası için (meselâ) sadaka vermek adağım olsun” Yani birinci plânda amacı Allah’ın rızasını kazanmaktır; o işinin olması ise o ibadeti yapmaya yalnızca adi bir şarttır.
Adakların, Allah’ın takdirini değiştirmediği ve İlâhî takdirin bu şekilde değiştirilemeyeceği kesinlikle bilinmelidir.
Dolayısıyla adakta, şart meydana gelmez ise Allah’a sitem etmeye hakkımız yoktur. Bu, zaten kulluk edebine de aykırıdır.
Dipnotlar:
1- Ebû Dâvûd, Eymân, 20.
1- Adanan ibadetin cinsinden farz veya vacip bir ibadet bulunmalıdır. Meselâ oruç tutmak, kurban kesmek, namaz kılmak, hacca gitmek, sadaka vermek adanabilir; çünkü her birinin cinsinden farz veya vacip bir ibadet vardır.
Ancak meselâ mevlid okutmak, şeker veya helva dağıtmak, horoz kesmek gibi şeyler adak konusu olamazlar. Çünkü bunların cinsinden farz veya vacip bir ibadet yoktur.
2- Adak, kişinin zaten yapmakla yükümlü olduğu bir ibadet olmamalıdır. Meselâ “beş vakit namaz kılacağım” veya “Ramazan’da bir ay oruç tutacağım” ya da “Kurban bayramında kurban keseceğim.-bir kurban yükümlüsü için-” diye adakta bulunmak geçersizdir.
3- Adanan şeyin, yapılması mümkün ve meşrû olmalıdır. Meselâ, mülkiyetinde olmayan bir mal, sadaka olarak vermek üzere adanamaz. Hasta veya yaşlı olduğu için oruç tutamayan birisi, orucu adak konusu yapamaz. Geçen bir günde namaz kılmak adanamaz; adanırsa da yapmak imkân dışı olduğundan adak geçerli olmaz.
4- Adak bizzat ibadet cinsinden olmalıdır. İbadete vesile olan vecibeler, meselâ abdest almak, ezan okumak, mescide gitmek adanamaz.
5- Adanan iş, isyan, bid’at, günah ve mâsiyet içermemelidir.
Adak, zamana, mekâna, belli bir paraya, belli bir fakire, belli bir güne hasredilemez. Meselâ; “Allah rızası için, falanca fakire, şu kadar sadaka vereyim” diye adayan birisi; diğer bir fakire, düşündüğünden daha fazla veya daha az bir sadaka verdiğinde bu adağını yerine getirmiş olur. Ya da, “Allah rızası için mezbahada kurban keseyim” diye adayan birisi bu kurbanı başka bir yerde kestiğinde adağı yerine gelmiş olur. Veya, “Camide namaz kılayım” diyen birisi, bu namazı evinde kılabilir.
Mutlak olarak sadaka vermeyi adayan birisi, imkânları nispetinde gönlünün tatmin olacağı bir miktarı sadaka olarak verirse adağını yerine getirmiş olur. Adakta önemli olan, söz verilen ibadetin yapılmasıdır. İbadetin nerede, nasıl ve kimlerle yapıldığı veya yapılacağı önemsiz ayrıntılardır ve adağın konusu değildir.
Mekke fethedildiğinde birisi gelerek Allah Resûlü’ne (asm), Mekke’nin fethedilmesi halinde Mescid-i Aksâ’da namaz kılmayı adadığını söyledi.
Allah Resûlü (asm); “Burada kıl!” buyurdu.
Adam Mescid-i Aksâ’da kılmayı adadığını tekrarladı.
Resûlullah (asm) yine, “Burada kıl!” buyurdu.
Adam sözlerinde ısrar edince de Peygamber Efendimiz (asm); “Sen bilirsin!” buyurdu.1
Adakta, her ibadette olduğu gibi öncelikle Allah’ın rızasını kazanmak gaye edilir. Başka bir ifadeyle adağın Allah rızası için yapılması, olmazsa olmaz şartlarındandır. Aksi halde makbule şayan olmaz. Çünkü ibadetler doğrudan Allah’ın rızasına bakarlar. Adakların, dışarıdan her ne kadar bir şartın sonucu olarak yapıldığı gözükse de, neticesi Allah’ın rızasıdır. Nitekim ibadetlerin illetinin dünyevî olarak menfaat sağlamak değil, Allah’ın emrini ifa etmek, neticesinde de Allahın rızasını kazanmaktır.
Adağa şöyle niyet edilir: “Şu işim olduğu zaman Allah rızası için (meselâ) sadaka vermek adağım olsun” Yani birinci plânda amacı Allah’ın rızasını kazanmaktır; o işinin olması ise o ibadeti yapmaya yalnızca adi bir şarttır.
Adakların, Allah’ın takdirini değiştirmediği ve İlâhî takdirin bu şekilde değiştirilemeyeceği kesinlikle bilinmelidir.
Dolayısıyla adakta, şart meydana gelmez ise Allah’a sitem etmeye hakkımız yoktur. Bu, zaten kulluk edebine de aykırıdır.
Dipnotlar:
1- Ebû Dâvûd, Eymân, 20.
Konular
- 2023 Şevval Oruçları Ne Zaman Bitiyor?
- İslamda birlik Ve Beraberlik
- Adağımı Kesmem Gerekir mi?
- Ramazan Aynda Fitre Nasıl verilir?
- Göbek Bağı Gömülmeli midir?
- Habil İle Kabil ve İlk Cinayet
- Zilhicce Nedir?
- 2023 Zilhicce (kurban) Oruçları Ne Zaman Başlıyor?
- Uhud Şavaşını Kaybetmenin sebepleri nelerdir?
- 2022 Kurban Bayramı Ne zaman?
- 2022 Büyükbaş ve küçükbaş Kurbanlık Fiyatları Ne Kadar?
- Veli olmadan gelin ve damat kendi kendine şahitlik yaparsa
- Kurban Kesmenin Amacı nedir?
- Zammı Sureler Nasıl Okunur?
- Arafatta Hangi Dualar Okunur?
- Doğum Yapan kadın Günahlarından Arınır Sözü Ne Kadar Doğrudur?
- İmsak Bittikten Sonra Su İçmek Orucu Bozar mı?
- Sahurda Niyet Edilmezse Oruç Kabul Olur mu?
- Sahurda İmsak Bittikten Sonra Yemek Orucu Bozar mı?
- Diş Plağı Orucu Bozar mı?
- Fitre Verirken Her Kimse İçin Ayrı Niyet Şart mıdır?
- Fitre Vermek Vacip midir?
- Fitre Verirken Niyet Etmek Şart Mıdır?
- 2 Talak Vererek Boşamada Hükümler
- Öpmek Orucu Bozar mı?
- Ezan Okunurken Yemek İçmek Caiz Midir?
- Kürtaj Olduktan Sonra Oruç Tutabilir miyim?
- Fitre Alan Kişi Fitre Namazı Kılar Mı?
- Ramazanda Yarım Kalan Hatimler Hakkında
- TV yada İnternetten Hatim Olur mu?