Cünüp Olduktan Sonra Gusül Abdesti Almadan Uyumak Günah mıdır?
Cünüp olduktan sonra gusül almadan uyumanın sakı cası varmıdır?Cinsi ilişkiden sonra gusülsüz uyumak günah mıdır?Her türlü temizlik islam dininin temelini oluşturur.Dolayısıyla hades (cünüp) olan kimsenin gusül ile temizlenmeside farzdır. Yatsı namazından sonra cünüp olan kimsenin o vaziyette uyuması hoş karşılanmamış, cinsel organını iyice yıkayıp namaz abdesti gibi bir abdest aldıktan sonra yatağına uzanıp uyuması tavsiye edilmiştir. Tabii bu tavsiye, o saatlerde yıkanma imkânı bulanlara göre değildir, herhangi bir sıkıntı yoksa, yıkanıp uyumak daha uygundur. Ancak fecir doğuncaya kadar arada farz bir namaz vakti olmadığından daha çok elleri ve utanç yerlerini tertemiz yıkadıktan sonra mümkünse namaz abdesti gibi bir abdest alması müstehab sayılmıştır. Bu, bütünüyle ruh ve beden sağlığını korumaya, maddî ve mânevi pislik ve mikroplardan sakınmaya yönelik bir tedbirdir. Aynı zamanda rahat bir uyku uyuyabilmenin de bunda payı vardır.
O bakımdan Resûlüllah (a.s.) Efendimiz böyle durumlarda elini ve utanç yerlerini iyice yıkadıktan ve çoğu zaman namaz abdesti gibi bir abdest almadan uyumamıştır.
İlgili hadîsler:
İbn Ömer (r.a.)'dan yapılan rivayette, Hz. Ömer (r.a.) Peygamber (a.s.) Efendimiz'den şöyle sormuştur:
"Ya Resûlellah! Bizden biri cünüp iken uyuyabilir mi?"
"Evet, abdes aldığı zaman uyuyabilir, (bunda bir sakınca yoktur)," buyurmuştur.[146]
Hz. Ayşe (r.a.)'dan yapılan rivayette, demiştir ki:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp iken uyumak istediğinde cinsel organını yıkar, namaz için abdest alındığı gibi abdest alırdı."[147]
Yine Hz. Aişe Validemiz'den (r.a.) yapılan rivayette demiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünüp olduğu zaman, (bir şeyler) yemek veya uyumak istediğinde abdest alırdı."[148]
Ammar b. Yasin (r.a.)'dan yapılan rivayette, demiştir ki:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünübe, bir şey yemek veya içmek ya da uyumak istediği zaman namaz için abdest alır gibi abdest almasına ruhsat verdi."[149]
Ebu Said (r.a.)'den yapılan rivayette, Peygamber (a.s.) Efendimiz'in şöyle buyurduğunu söylemiştir: "Sizden biri eşiyle cinsel temasta bulunduktan sonra tekrar temasta bulunmak isterse abdest alsın!"[150]
Hadislerin açık delaletinden şu hükümler anlaşılmaktadır:
1- Yatsı namazını kılmak şartıyla cünüp bir halde uyumakta bir sakınca yoktur.
2- Cünüp bir halde uyumak isteyen kimsenin namaz için abdest alır gibi abdest alması ve bundan önce cinsel organını yıkaması müstehabdır.
3- Cünüp bir vaziyette bir şey yemek veya içmek istediğinde, abdest alması öylece yiyip içmesi müstehabdır.
4- Eşiyle cinsel temasta bulunduktan sonra henüz gusletmeden tekrar temasta bulunmak isterse, cinsel organını yıkaması ve namaz abdesti gibi abdest alması müstehabdır.
Hadîslerin ışığında müctehid imamlarının istidlal ve ihticacları:
a) Hanefilere göre:
Cünüp kimsenin yıkanmadan uyumasında veya tekrar cinsel temasta bulunmasında bir sakınca yoktur. O vaziyette uyumak isterse, namaz abdesti gibi abdest alması müstehabdır. Abdest almadan uyuyabilir. Çünkü abdest bi-nefsihi kurbet değildir, namaz ve benzeri ibâdetleri yerine getirmenin şartıdır. Uyumakta böyle bir şey söz konusu değildir.
Ayrıca, cünüp kimse bir şey yemek veya içmek istediğinde sadece elini yıkayıp ağzını çalkaması kâfidir.
Hanefilere göre bu konuda baş kısma aldığımız Hz. Ömer'den (r.a.) rivayet edilen hadîsle ve Hz. Aişe (r.a.)'dan rivayet edilen şu hadîsle istidlal etmişlerdir:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp bir halde elini (gusül) suyuna dokundurmadan uyurdu."[151]
b) Hanbelilere göre:
Cünüp kimse sadece abdest alıp mescidde oturabilir. İshak b. Rahuye de aynı görüştedir. İlim ehlinden çoğu, bu caiz değildir, demiştir.
Hanbelîler bu hususta Zeyd b. Eslem'den (r.a.) yapılan şu rivayetle ihticac etmişlerdir:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'in ashabı abdestsiz bir vaziyette Mescid'de oturup konuşurlardı. Bazısı da cünüp olduğu halde sadece abdest alıp içeri girerek sohbete katılırdı."[152]
Bu haber, onların sözü edilen konuda icma' ettiklerini ve umuma has bir hüküm taşıdığını gösterir. Hem abdest alınınca hades hükmü hafiflemiş olur; su bulunmadığı zaman yapılan teyemmüme benzer.
Cünüp kimsenin sadece abdest almasıyla hadesi hafifletmesinin delili şudur: Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp kimseye uyumak istediği zaman abdest ile emretmiştir. Bir şey yemek veya içmek isteyene veya henüz yıkanmadan tekrar cinsel temasta bulunmaya teşebbüs edene abdest müstehab kılınmıştır. Ama ayhali olan kadın abdest alsa bile camide oturması mübah değildir, çünkü onun bu durumda aldığı abdest sahih sayılmamıştır.[153]
c) Mâlikilere göre:
Yahya'nın İmam Mâlik'den, onun da Abdullah b. Dinar'dan, onun da Abdullah b. Ömer'den (r.a.) yaptığı rivayette, Hz. Ömer'in (r.a.), Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'den geceleyin cünüp olduğunda ne yapmasını tavsiye edeceğini sorması, Peygamberin de (a.s.) abdest al, cinsel organını yıka ve ondan sonra uyu, diye buyurması delil olarak alınmıştır. Ayrıca Mâlikîler şu hadîslerle de istidlal ve ihticacda bulunmuşlardır: Urve'nin kendi babasından, onun da Peygamber (a.s.) Efendimizin zevcesi Hz. Aişe'den yaptığı rivayette Aişe (r.a.) şöyle demiştir:
"Sizden biri eşiyle cinsel temasta bulunur ve sonra da gusletmeden uyumak isterse, namaz için alınan abdest gibi bir abdest almadıkça uyumasın!"
İmam Mâlik'in Nâfi'den yaptığı rivayete göre: Abdullah b. Ömer (r.a.) cünüp iken uyumak veya bir şey yemek istediğinde yüzünü ve dirseklere kadar iki elini yıkar, başını meshettikten sonra yemek yer veya uyurdu...."[154]
Böylece Abdullah b. Ömer'in (r.a.) ayaklarını yıkamadığı, sadece abdest organlarından ikisini yıkayıp başını meshetmekle yetindiği anlaşılıyor. Çünkü sözü edilen hususta abdest almak, namaz kılmak, tavaf yapmak veya Kur'ân'a el sürmek ve okumak için değil, temiz bir vaziyette, cenabetin ağırlığını hafifleterek uyumaktır. O bakımdan ayaklarını yıkamaya gerek görmemiştir. İslâm fıkhında senet ve kaynak kabul edilen Abdullah b. Ömer'in böyle yapması, mutlaka bir sünnete dayanmaktadır. Mâlikilerin de görüşü bu doğrultudadır.
Konuyla ilgili diğer rivayetler, tesbitler ve tahliller: 753 nolu hadîsi, Buhari ve Müslim şu değişiklikle rivayet etmişlerdir:
"Abdest alsın, sonra uyusun!"
Yine bu ikisinin bir diğer rivayetinde şu farklılık göze çarpmaktadır:
"Abdest al, cinsel organını yıka, sonra uyu!"
Bu son lafzın içinde bulunduğu hadîsi İmam Mâlik aynen Muvatta'da rivayet etmiştir.
İmam Nevevi diyor ki:
"Ömer hadîsi emir sıygasınla ve şart sıygasıyla gelmiştir. Zahirine bakıp hükmedenler, gusletmeden uyumak isteyen cünüp kimsenin abdest almasını vâcib kabul etmişlerdir. Zahiriler ve Malikiler'den İbn Habîb aynı görüştedirler, Cumhur ise bunun istihbabına kaildir. Müctehid imamların da ictihadı bu doğrultudadır. Nitekim İbn Huzeyme ile İbn Hibbân'ın kendi Sahîh'lerinde İbn Ömer'den tahrîc ettikleri hadîste şöyle denilmiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz'den, bizden biri cünüp iken uyuyabilir mi? diye sorulduğunda şu cevabı vermiştir; Evet, uyuyabilir, isterse abdest alır..."
İlim adamlarının çoğu, bu durumda abdest alınırken İbn Ömer'in yaptığı gibi değil, namaz için abdest alınan abdest gibi tastamam bir abdest alınır. Çünkü namaz abdesti gibi, tabiri her türlü farklı görüşü reddetmektedir. İbn Ömer'e gelince, belki bir mazeretinden dolayı ayaklarını yıkamamış olabilir. Bununla beraber İbn Ömer'in yaptığı temizlik gibi bir temizlik yapmakta hiçbir sakınca yoktur. Çünkü abdest ile tavsiye, ağırlığı hafifletmek, temizliği sağlayıp öylece rahat bir uyku uyumaktır.
Nitekim İbn Ebî Şeybe'den sıka rical senediyle Şeddad b. Evs'den (r.a.) demiştir ki:
"Sizden biri geceleyin cünüp olduğunda, uyumak isterse, abdest alsın, çünkü abdest cenabet guslünün yarısıdır."[155]
Gerek konunun başında, gerekse bu arada rivayet edilen hadîsler'in çoğu Resûlüllah fiiline dayanmaktadır. Ömer ve Ebû Said hadîsleri ise, kavlidir, yani Peygamber (a.s.) Efendimiz'in mübarek dilinden çıkan sözlerle sabittir.
İlim adamlarından bir kısmı, cünüp kimse gusletmeden bir şey yemek ve içmek veya uyumak isterse, abdest alır, ama tekar cinsel temasta bulunmak isterse, önce gusletmesi afdaldır, demişlerse de Buharî ve Müslim'in sahîh bir senedle Hz. Enes'den yaptıkları rivayette deniliyor ki:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz bir tek gusülle zevcelerini dolaşır (onlarla cinsel temasta bulunurdu)." Bu, namaz vakti geçmiyorsa, özellikle gece saatlerinde cünüb olduktan sonra hemen yıkanmanın vâcib olmadığını gösterir.
İmam Nevevî de aynı görüşte olup sadece ikinci defa cinsel temasa geçmeden yıkanmanın müstehab olduğunu söylemiştir. Çünkü Resûlüllah (a.s.) Efendimizin bir gecede eşlerine ayrı ayrı uğrayıp her biriyle cinsel temasta bulunduktan sonra yıkandığını Ahmed b. Hanbel ve diğer Sünen sahihleri Ebû Râfis (r.a.)'den rivâyet edilen hadîsle belirtmişlerdir... Hatta bunun farkına varan sahabiden biri, "Ya Resûlellah! Hepsi için bir gusülle yetinseniz ya.." deyince, "böyle yapmak daha iyi ve daha temizdir..." buyurmuştur.
Bu her iki şeklin cevazına delâlet etmekte ve diğer konularda olduğu gibi kolaylığı getirmektedir. Aynı hususu Sıddîk Hasan Han, Bulûğu'1-merâm şerhinde belirterek abdest almak mendubsa da her iki halin caiz olduğunu söylemiştir.[156]
Dörtlerin Hz. Aişe (r.a.)'den rivayet ettikleri hadîste ise, Resûlüllah (a.s.) cünüp iken suya dukunmadan uyuduğuna gelince, bu malûldür. Musannif illet sebebini Ebu İshak'ın el-Esved'den, onun da Hz. Aişe'den yaptığı rivayet olarak açıklamıştır. Nitekim Zehebî bu zatın münker olduğunu söyledikten sonra İbn Hibbân'ın, "Ebu İshak'ın hadîsiyle ihticac edilmez" dediğini nakletmiştir.[157]
Resûlüllah (a.s.) Efendimizin cünüb iken bir şey yemek veya içmek istediğinde iki elini yıkadığı ve sonra yiyip içtiği rivayetine gelince: Hazreti Aişe (r.a.) diyor ki:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz, cünüp iken bir şey yemek veya içmek istediğinde iki elini yıkadıktan sonra yiyip içerdi."[158]
Diğer bir rivayette ise Hz. Aişe (r.a.) şöyle söylemiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimizin eşlerine ihtiyacı olduğu zaman onlara gelip (hacetini yerine getirdikten sonra) döner ve suya dokunmazdı."
Tirmizî'nin yaptığı rivayette ise şu lafızlarla Hz. Aişe'den nakledilmiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünüb iken uyur ve suya dokunmazdı..."[159]
765 nolu hadîs sahih kabul edilmiş, hiç kimse bunun zayıf olduğunu söylememiştir. 766 nolu hadisler ise, İmam Ahmed'e göre, sahîh değildir. Ebu Dâvud bu rivayetin vehm olduğunu belirtmiş; Yezîd b. Harun onun hatalı olduğuna dikkatleri çekmiştir. Ahmed b. Salih ise bu hadîsin rivayet edilmesi helâl değildir, diyerek gayr-i sahih olduğunu söylemiştir. Ancak Beyhakî onu sahihlemiştir.
Bununla beraber ilim adamları "uyurdu da suya dokunmazdı" sözünü, gusletmek için suya dokunmazdı şeklinde yorumlamışlardır. Öyleki: Ellerini yıkar, bazan abdest de alır, ancak gusletmezdi. Çünkü gece yarısından sonra teheccüd namazına kalkıncaya kadar müsait bir vakit söz konusu idi.
O bakımdan Resûlüllah (a.s.) Efendimiz böyle durumlarda elini ve utanç yerlerini iyice yıkadıktan ve çoğu zaman namaz abdesti gibi bir abdest almadan uyumamıştır.
İlgili hadîsler:
İbn Ömer (r.a.)'dan yapılan rivayette, Hz. Ömer (r.a.) Peygamber (a.s.) Efendimiz'den şöyle sormuştur:
"Ya Resûlellah! Bizden biri cünüp iken uyuyabilir mi?"
"Evet, abdes aldığı zaman uyuyabilir, (bunda bir sakınca yoktur)," buyurmuştur.[146]
Hz. Ayşe (r.a.)'dan yapılan rivayette, demiştir ki:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp iken uyumak istediğinde cinsel organını yıkar, namaz için abdest alındığı gibi abdest alırdı."[147]
Yine Hz. Aişe Validemiz'den (r.a.) yapılan rivayette demiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünüp olduğu zaman, (bir şeyler) yemek veya uyumak istediğinde abdest alırdı."[148]
Ammar b. Yasin (r.a.)'dan yapılan rivayette, demiştir ki:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünübe, bir şey yemek veya içmek ya da uyumak istediği zaman namaz için abdest alır gibi abdest almasına ruhsat verdi."[149]
Ebu Said (r.a.)'den yapılan rivayette, Peygamber (a.s.) Efendimiz'in şöyle buyurduğunu söylemiştir: "Sizden biri eşiyle cinsel temasta bulunduktan sonra tekrar temasta bulunmak isterse abdest alsın!"[150]
Hadislerin açık delaletinden şu hükümler anlaşılmaktadır:
1- Yatsı namazını kılmak şartıyla cünüp bir halde uyumakta bir sakınca yoktur.
2- Cünüp bir halde uyumak isteyen kimsenin namaz için abdest alır gibi abdest alması ve bundan önce cinsel organını yıkaması müstehabdır.
3- Cünüp bir vaziyette bir şey yemek veya içmek istediğinde, abdest alması öylece yiyip içmesi müstehabdır.
4- Eşiyle cinsel temasta bulunduktan sonra henüz gusletmeden tekrar temasta bulunmak isterse, cinsel organını yıkaması ve namaz abdesti gibi abdest alması müstehabdır.
Hadîslerin ışığında müctehid imamlarının istidlal ve ihticacları:
a) Hanefilere göre:
Cünüp kimsenin yıkanmadan uyumasında veya tekrar cinsel temasta bulunmasında bir sakınca yoktur. O vaziyette uyumak isterse, namaz abdesti gibi abdest alması müstehabdır. Abdest almadan uyuyabilir. Çünkü abdest bi-nefsihi kurbet değildir, namaz ve benzeri ibâdetleri yerine getirmenin şartıdır. Uyumakta böyle bir şey söz konusu değildir.
Ayrıca, cünüp kimse bir şey yemek veya içmek istediğinde sadece elini yıkayıp ağzını çalkaması kâfidir.
Hanefilere göre bu konuda baş kısma aldığımız Hz. Ömer'den (r.a.) rivayet edilen hadîsle ve Hz. Aişe (r.a.)'dan rivayet edilen şu hadîsle istidlal etmişlerdir:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp bir halde elini (gusül) suyuna dokundurmadan uyurdu."[151]
b) Hanbelilere göre:
Cünüp kimse sadece abdest alıp mescidde oturabilir. İshak b. Rahuye de aynı görüştedir. İlim ehlinden çoğu, bu caiz değildir, demiştir.
Hanbelîler bu hususta Zeyd b. Eslem'den (r.a.) yapılan şu rivayetle ihticac etmişlerdir:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'in ashabı abdestsiz bir vaziyette Mescid'de oturup konuşurlardı. Bazısı da cünüp olduğu halde sadece abdest alıp içeri girerek sohbete katılırdı."[152]
Bu haber, onların sözü edilen konuda icma' ettiklerini ve umuma has bir hüküm taşıdığını gösterir. Hem abdest alınınca hades hükmü hafiflemiş olur; su bulunmadığı zaman yapılan teyemmüme benzer.
Cünüp kimsenin sadece abdest almasıyla hadesi hafifletmesinin delili şudur: Resûlüllah (a.s.) Efendimiz cünüp kimseye uyumak istediği zaman abdest ile emretmiştir. Bir şey yemek veya içmek isteyene veya henüz yıkanmadan tekrar cinsel temasta bulunmaya teşebbüs edene abdest müstehab kılınmıştır. Ama ayhali olan kadın abdest alsa bile camide oturması mübah değildir, çünkü onun bu durumda aldığı abdest sahih sayılmamıştır.[153]
c) Mâlikilere göre:
Yahya'nın İmam Mâlik'den, onun da Abdullah b. Dinar'dan, onun da Abdullah b. Ömer'den (r.a.) yaptığı rivayette, Hz. Ömer'in (r.a.), Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'den geceleyin cünüp olduğunda ne yapmasını tavsiye edeceğini sorması, Peygamberin de (a.s.) abdest al, cinsel organını yıka ve ondan sonra uyu, diye buyurması delil olarak alınmıştır. Ayrıca Mâlikîler şu hadîslerle de istidlal ve ihticacda bulunmuşlardır: Urve'nin kendi babasından, onun da Peygamber (a.s.) Efendimizin zevcesi Hz. Aişe'den yaptığı rivayette Aişe (r.a.) şöyle demiştir:
"Sizden biri eşiyle cinsel temasta bulunur ve sonra da gusletmeden uyumak isterse, namaz için alınan abdest gibi bir abdest almadıkça uyumasın!"
İmam Mâlik'in Nâfi'den yaptığı rivayete göre: Abdullah b. Ömer (r.a.) cünüp iken uyumak veya bir şey yemek istediğinde yüzünü ve dirseklere kadar iki elini yıkar, başını meshettikten sonra yemek yer veya uyurdu...."[154]
Böylece Abdullah b. Ömer'in (r.a.) ayaklarını yıkamadığı, sadece abdest organlarından ikisini yıkayıp başını meshetmekle yetindiği anlaşılıyor. Çünkü sözü edilen hususta abdest almak, namaz kılmak, tavaf yapmak veya Kur'ân'a el sürmek ve okumak için değil, temiz bir vaziyette, cenabetin ağırlığını hafifleterek uyumaktır. O bakımdan ayaklarını yıkamaya gerek görmemiştir. İslâm fıkhında senet ve kaynak kabul edilen Abdullah b. Ömer'in böyle yapması, mutlaka bir sünnete dayanmaktadır. Mâlikilerin de görüşü bu doğrultudadır.
Konuyla ilgili diğer rivayetler, tesbitler ve tahliller: 753 nolu hadîsi, Buhari ve Müslim şu değişiklikle rivayet etmişlerdir:
"Abdest alsın, sonra uyusun!"
Yine bu ikisinin bir diğer rivayetinde şu farklılık göze çarpmaktadır:
"Abdest al, cinsel organını yıka, sonra uyu!"
Bu son lafzın içinde bulunduğu hadîsi İmam Mâlik aynen Muvatta'da rivayet etmiştir.
İmam Nevevi diyor ki:
"Ömer hadîsi emir sıygasınla ve şart sıygasıyla gelmiştir. Zahirine bakıp hükmedenler, gusletmeden uyumak isteyen cünüp kimsenin abdest almasını vâcib kabul etmişlerdir. Zahiriler ve Malikiler'den İbn Habîb aynı görüştedirler, Cumhur ise bunun istihbabına kaildir. Müctehid imamların da ictihadı bu doğrultudadır. Nitekim İbn Huzeyme ile İbn Hibbân'ın kendi Sahîh'lerinde İbn Ömer'den tahrîc ettikleri hadîste şöyle denilmiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz'den, bizden biri cünüp iken uyuyabilir mi? diye sorulduğunda şu cevabı vermiştir; Evet, uyuyabilir, isterse abdest alır..."
İlim adamlarının çoğu, bu durumda abdest alınırken İbn Ömer'in yaptığı gibi değil, namaz için abdest alınan abdest gibi tastamam bir abdest alınır. Çünkü namaz abdesti gibi, tabiri her türlü farklı görüşü reddetmektedir. İbn Ömer'e gelince, belki bir mazeretinden dolayı ayaklarını yıkamamış olabilir. Bununla beraber İbn Ömer'in yaptığı temizlik gibi bir temizlik yapmakta hiçbir sakınca yoktur. Çünkü abdest ile tavsiye, ağırlığı hafifletmek, temizliği sağlayıp öylece rahat bir uyku uyumaktır.
Nitekim İbn Ebî Şeybe'den sıka rical senediyle Şeddad b. Evs'den (r.a.) demiştir ki:
"Sizden biri geceleyin cünüp olduğunda, uyumak isterse, abdest alsın, çünkü abdest cenabet guslünün yarısıdır."[155]
Gerek konunun başında, gerekse bu arada rivayet edilen hadîsler'in çoğu Resûlüllah fiiline dayanmaktadır. Ömer ve Ebû Said hadîsleri ise, kavlidir, yani Peygamber (a.s.) Efendimiz'in mübarek dilinden çıkan sözlerle sabittir.
İlim adamlarından bir kısmı, cünüp kimse gusletmeden bir şey yemek ve içmek veya uyumak isterse, abdest alır, ama tekar cinsel temasta bulunmak isterse, önce gusletmesi afdaldır, demişlerse de Buharî ve Müslim'in sahîh bir senedle Hz. Enes'den yaptıkları rivayette deniliyor ki:
"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz bir tek gusülle zevcelerini dolaşır (onlarla cinsel temasta bulunurdu)." Bu, namaz vakti geçmiyorsa, özellikle gece saatlerinde cünüb olduktan sonra hemen yıkanmanın vâcib olmadığını gösterir.
İmam Nevevî de aynı görüşte olup sadece ikinci defa cinsel temasa geçmeden yıkanmanın müstehab olduğunu söylemiştir. Çünkü Resûlüllah (a.s.) Efendimizin bir gecede eşlerine ayrı ayrı uğrayıp her biriyle cinsel temasta bulunduktan sonra yıkandığını Ahmed b. Hanbel ve diğer Sünen sahihleri Ebû Râfis (r.a.)'den rivâyet edilen hadîsle belirtmişlerdir... Hatta bunun farkına varan sahabiden biri, "Ya Resûlellah! Hepsi için bir gusülle yetinseniz ya.." deyince, "böyle yapmak daha iyi ve daha temizdir..." buyurmuştur.
Bu her iki şeklin cevazına delâlet etmekte ve diğer konularda olduğu gibi kolaylığı getirmektedir. Aynı hususu Sıddîk Hasan Han, Bulûğu'1-merâm şerhinde belirterek abdest almak mendubsa da her iki halin caiz olduğunu söylemiştir.[156]
Dörtlerin Hz. Aişe (r.a.)'den rivayet ettikleri hadîste ise, Resûlüllah (a.s.) cünüp iken suya dukunmadan uyuduğuna gelince, bu malûldür. Musannif illet sebebini Ebu İshak'ın el-Esved'den, onun da Hz. Aişe'den yaptığı rivayet olarak açıklamıştır. Nitekim Zehebî bu zatın münker olduğunu söyledikten sonra İbn Hibbân'ın, "Ebu İshak'ın hadîsiyle ihticac edilmez" dediğini nakletmiştir.[157]
Resûlüllah (a.s.) Efendimizin cünüb iken bir şey yemek veya içmek istediğinde iki elini yıkadığı ve sonra yiyip içtiği rivayetine gelince: Hazreti Aişe (r.a.) diyor ki:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz, cünüp iken bir şey yemek veya içmek istediğinde iki elini yıkadıktan sonra yiyip içerdi."[158]
Diğer bir rivayette ise Hz. Aişe (r.a.) şöyle söylemiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimizin eşlerine ihtiyacı olduğu zaman onlara gelip (hacetini yerine getirdikten sonra) döner ve suya dokunmazdı."
Tirmizî'nin yaptığı rivayette ise şu lafızlarla Hz. Aişe'den nakledilmiştir:
"Peygamber (a.s.) Efendimiz cünüb iken uyur ve suya dokunmazdı..."[159]
765 nolu hadîs sahih kabul edilmiş, hiç kimse bunun zayıf olduğunu söylememiştir. 766 nolu hadisler ise, İmam Ahmed'e göre, sahîh değildir. Ebu Dâvud bu rivayetin vehm olduğunu belirtmiş; Yezîd b. Harun onun hatalı olduğuna dikkatleri çekmiştir. Ahmed b. Salih ise bu hadîsin rivayet edilmesi helâl değildir, diyerek gayr-i sahih olduğunu söylemiştir. Ancak Beyhakî onu sahihlemiştir.
Bununla beraber ilim adamları "uyurdu da suya dokunmazdı" sözünü, gusletmek için suya dokunmazdı şeklinde yorumlamışlardır. Öyleki: Ellerini yıkar, bazan abdest de alır, ancak gusletmezdi. Çünkü gece yarısından sonra teheccüd namazına kalkıncaya kadar müsait bir vakit söz konusu idi.
Konular
- 2023 Şevval Oruçları Ne Zaman Bitiyor?
- İslamda birlik Ve Beraberlik
- Adağımı Kesmem Gerekir mi?
- Ramazan Aynda Fitre Nasıl verilir?
- Göbek Bağı Gömülmeli midir?
- Habil İle Kabil ve İlk Cinayet
- Zilhicce Nedir?
- 2023 Zilhicce (kurban) Oruçları Ne Zaman Başlıyor?
- Uhud Şavaşını Kaybetmenin sebepleri nelerdir?
- 2022 Kurban Bayramı Ne zaman?
- 2022 Büyükbaş ve küçükbaş Kurbanlık Fiyatları Ne Kadar?
- Veli olmadan gelin ve damat kendi kendine şahitlik yaparsa
- Kurban Kesmenin Amacı nedir?
- Zammı Sureler Nasıl Okunur?
- Arafatta Hangi Dualar Okunur?
- Doğum Yapan kadın Günahlarından Arınır Sözü Ne Kadar Doğrudur?
- İmsak Bittikten Sonra Su İçmek Orucu Bozar mı?
- Sahurda Niyet Edilmezse Oruç Kabul Olur mu?
- Sahurda İmsak Bittikten Sonra Yemek Orucu Bozar mı?
- Diş Plağı Orucu Bozar mı?
- Fitre Verirken Her Kimse İçin Ayrı Niyet Şart mıdır?
- Fitre Vermek Vacip midir?
- Fitre Verirken Niyet Etmek Şart Mıdır?
- 2 Talak Vererek Boşamada Hükümler
- Öpmek Orucu Bozar mı?
- Ezan Okunurken Yemek İçmek Caiz Midir?
- Kürtaj Olduktan Sonra Oruç Tutabilir miyim?
- Fitre Alan Kişi Fitre Namazı Kılar Mı?
- Ramazanda Yarım Kalan Hatimler Hakkında
- TV yada İnternetten Hatim Olur mu?