TAHÂRET

İSTİNCA, İSTİBRA, İSTİNKA,
ABDEST , GUSÜL
VE FITRÎ TEMİZLİKLER HAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ?

Tahâret, necâsetten veya abdestsizlik-ten temizlenmektir.
İstinca, ön veya arkadan çıkan necâseti temizlemektir.
İstibra, erkeklerin, idrarlarını akıttıktan sonraki yaptıkları temizliktir.
İstinka, ön ve arka temizliğinde mubâlağa yapmaktır.
Hadis-i Şerif
اِسْتَنْزِهُو عَنِ الْبَوْلِ فَاِنَّ عاَمَّةَ عَذاَب الْقَبْرِ مِنْهُ
Mânâsı: Bevilden sakınınız. Çünkü kabir azabının çoğu ondandır.

GÜZEL TAHÂRET YAPMANIN
VE SÜNNETE UYMANIN LÜZUMU

Peygamberimize bir kabileye dinlerirni ğretmek için muallim göndermişti. Mu¬allimleriyle birlikte efendimizi ziyârete geldiler. Efendimiz, muallim sahabiye sordu: "Bu kavim, ne gibi güzel bir amel işliyor ki yüzleri çok güzel." dedi. Mual¬lim sahabi : "Ya resülellah! bu kavim ta¬hârete çok riâyet ediyorlar. Çok güzel tahâret yapıyorlar" diye cevap verdi. Peygamberimizin bu hadisinden, görül¬meyen yerlerini temiz tutanların, yüzle¬rinin güzel olacağı anlaşılmaktadır.
İmâm-ı Rabbânî Hazretleri de:
"Biz bu dereceyi Resûlüllah Efendimizin sünnetine tam riâyetle elde ettik. Bir gün tuvalete sağ ayağımızla girdik de o gün çok büyük kayıplara uğradık" buyu¬ruyor.
Yine İslam büyüklerinin beyanlarına göre: "İnsanlara süfli cinlerin musallat olması, gusül abdesti ve namaz abdestindeki noksanlıklardan, üzerlerine necâset bulaşmalarından, abdestsiz gezmelerinden, 4 metrekareden daha geniş mekânlarda çıplak bulunmaların¬dandır"


NECÂSETTEN TAHÂRET
(İstinca, İstibra, İstinka)

• Önce çoraplar çıkarılır.
• Pantolonun paçaları yukarı sıvanır.
• Tuvâlete sol ayakla girilir. Girerken şu dua okunur:
"Eûzü Billâhi mine'l-hubsi ve'l-habâis"
Mânâsı: "Maddî ve mânevî pisliklerden Allah'a sığınırım"
• Kapı içeriden kilitlenir.
• Büyük hâcet yapılırken, mümkünse sola meyilli oturulur. Necâsetin gelmesi kesildikten sonra tahârete (istincaya) başlanır.
• İstincanın en güzel şekli üç kademeli yapılanıdır:
1– Önce kuru olarak silmek,
2– Sonra su ile yıkamak,
3– Sonra da kurulamak.
• Sonra bir kaç parça tuvalet kâğıdı koparılır. Sol elle necâsetin çıktığı yer kuru olarak silinir. (Evla olan elin arka¬dan dolaştırılmasıdır. Önden uzatmakta ise beis yoktur.)
• Sağ elle musluk açılarak musluktan tasa veya ibriğe su alınır.
• Sol ele su dökülür. Necâsetin çıktığı yer sol elle, iyice yıkanır. Parmak uçları necâsetin çıktığı yere değdirilmez. Yı¬kama esnasında erkekler orta parmağı öne çıkarır, kadınlar ise orta ve sağındaki iki parmağı öne çıkarır.
• Sonra idrar temizliğine başlanır:
• (Erkekler) Önce idrarın çıktığı yeri iki parmak arasına alır. Öne doğru meme¬den süt sağar gibi en az üç defa sıvaz¬larlar. Böylece idrar yolunda kalan damlalar tamâmen boşaltılmış olur. Sonra idrar çıkan yer su ile yıkanır.
• Sonra yeniden kağıt koparılarak ön ve arka kurulanır.
• Sonra idrar yolunda kalan son dam¬lanın temizlenmesi yapılır. Buna istinka denir. Fıkıh kitaplarında istinkanın çeşitli şekilleri vardır: Kırk adım yürümek, ök¬sürmek, yan yatmak ve kişi kaç yaşında ise yaşı adedince adım atmak gibi...
• Asrımızda pratik olarak şöyle bir istinka yolu tatbik edilebilir:
• Tuvâlet kâğıdından küçük bir parça koparılır. Kibrit başı büyüklüğünde top yapılır ve idrarın çıktığı kanalın ucuna tampon olarak konur.
• Sonra ayağa kalkarak üst toplanır. Bol su ve süpürge ile tuvalet taşı te¬mizlenir.
• Taşın bitiminden sonra gelen boru kısmı da su ve fırça ile temizlenmelidir.
• Dipte kalan necâsetlerin akması için ya sifon çekilmeli veya bol su dökerek onlar da giderilmelidir.
• Sonra tuvaletten sağ ayakla çıkılır.
Çıkarken şu duâ okunur:
اَلْحَمْدُللهِ الَّذىِ اَذْهَبَ عَنَّا لْاَذَى وَ عَافاَنِى مِنْ ذاَلِكَ
"Elhamdü-lillahi-llezi ezhebe anne'l-eza ve âfânî min zâlik"
Mânâsı:"Beni ezadan kurtaran ve biz¬den ezayı gideren Allah'a hamd olsun."
• Lavaboda eller (bilhassa sol elin orta parmağı iyice ovalanarak) sabunla gü¬zelce yıkanır.
• Üç beş dakika gezip dolaştıktan sonra yeniden tuvalete gidilerek uca konan küçük kağıt atılır.
• Tahâret ve istibra bu şekilde yapıldık¬tan sonra abdest almaya başlanır.
• Kadınlara istibra yoktur. Kadınlar sa¬dece avret mahallinin dışını yıkarlar.
• Küçük su döktükten sonra son dam¬layı almak ve idrarın çıktığı kanalı iyice kurutmak çok mühimdir. Bu temizlik yapılmadan abdeste başlanırsa, yolda kalmış son damla abdestten sonra çı¬karsa abdest bozulur ve iç çamaşır necâsetlenir.
• Çamaşırda necâsetin bulaştığı yer su döküp ovalanır, sıkılır. (En az üç defa)
• Hâcet giderirken ön veya arkanın kıbleye doğru gelmesi ve özürsüz ayakta su dökmek mekruhtur. Erkekler, idrarın tam kesildiğine kalbi mutmain olma¬dıkça abdeste başlayamaz.
• Yazıya elve¬rişli olmayan kağıtları tahârette kullan¬mak mekruh değildir.
• Yellenmekle tahâret gerekmez. An¬cak yellenme esnasında Necâset çıktı ise tahâret o zaman gerekir.
• Helada konuşulmaz, selam alınmaz. Mazeretsiz avret mahalline ve necâset¬lere bakılmaz. Helaya tükürülmez, süm¬kürülmez. Helada vücut ile oynanılmaz. İhtiyaç giderilir giderilmez heladan der¬hal çıkılır. Tuvalete, başın örtülü olarak girilmesi müstehaptır.
• Hasta erkek ve kadına ancak nikahlısı tahâret yaptırabilir. Nikahlısı bulunma¬yan hastalardan tahâret sâkıt olur (dü¬şer). Böyle bir kimse abdest veya te¬yemmüm aldıktan sonra tahâretsiz ola¬rak namazını kılabilir.

ABDESTİN
SÜNNET ÜZERE ALINIŞI
بسم الله الرحمن الرحيم
• Önce "Bismillâhir-rahmânir-rahıym" diyerek besmele çekilir. "
• "Niyet ettim abdest almağa" diye ni¬yet edilir. Sağ elle musluk açılır. İki el güzelce yıkanır. Parmak araları hilallenir. Yani üstten bir elin parmakları ile diğeri¬nin parmak araları yıkanır
• Sol elle musluk açılır. Sağ ele bir avuç su alınır. (Musluk kapanır.) Ağza su veri¬lir, çalkalayıp dökülür. (Misvakla veya sağ elin baş ve şehadet parmakları ile dişler temizlenir.)
• Ağza bu şekilde üç defa su verilir.
• Sonra burna üç defa su verilir.Her su alışta musluk açıp kapanır. (Sümkürme ihtiyacı varsa sol elle yapılır.)
• Sonra yine sol elle musluk açılır. Sağ avuca su alınıp sol eliyle birleştirerek alından aşağı doğru su dökülür. Yüz iki elle ovalanarak yıkanır. Bu da üç defa yapılır.
• Sonra yine sağ elle musluk açılıp, sol elle bir avuç su alınır. Sağ dirseğin üze¬rinden aşağı doğru su dökülür. Kol iyice ovalanır. Bu da üç defa yapılır.
• Sonra, sol elle musluk açılır. Sağ ele bir avuç su alınır. Sol dirsekten aşağı doğru dökerek sol kol ovalanır. Bu da üç defa yapılır.
• Sonra, sol elle musluk açılır. Sağ ele bir avuç su alınır, musluk kapanır. İki el ıslatılır. Başın dörtte biri sağ elle mesh edilir. Küçük parmaklarla kulak iç¬leri, başparmakla kulak arka¬ları, parmakların sırtı ile de boyun mes¬hedilir.
• Veya başın tamamı (yani kaplama) mesh yapılır.
• Sonra sağ ayak musluğun altına ko¬nur. Sağ elle musluk açılır. Sol elin küçük parmağı ile ayak parmaklarının araları sağdan başlayarak yıkanır. Sonra ayağın diğer kısımları, -topuk kemikleri dahil- güzelce üç defa yıkanır. Ve musluk ka¬panır.
• Sonra sol ayak musluğun altına ko¬nur. Sağ baştan başlayıp önce parmak araları yıkanarak sol ayak da üç defa yı¬kanır.
• Abdestte her azayı yıkarken besmele çekmek ve Kelime-i Şehâdet okumak abdestin sünnetlerindendir. Kurulanır¬ken de "İnna Enzelnâ" sûresi okunur. (1,3,5 veya 7 defa) Abdest duaları menduptur.
• Abdest alırken her azayı üç avuç su ile yıkamak sünnettir. Fazla su kullan¬mak israftır. İsraf ise haramdır. Bilhassa vakıf ve dernek suları kullanılırken daha da dikkatli hareket edilmeli, avuçtaki su dahi lüzumsuz yere taşırılıp akıtılmama¬lıdır.
• Abdestte acele mekruhtur. Başkala¬rının farz abdest almasına yetecek kadar suyun az olması halinde abdest üzerine abdest almak haramdır. Vakıf ve dernek sularından abdest üzerine abdest almak haramdır.
• Peygamber Efendimizin üç avuç su ile abdest aldığı, Hazreti Aişe validemiz¬den, 800 gram su ile abdest aldığı da Hazreti Enes (r.a) dan rivayet edilmiştir.
عن انس رضى الله عنه كَانَ يَغْتَسِلُ باِ لصّاَعِ وَ يَتَوَ ضَّؤُ بِالْمُدِّ
Mânâsı: Hazreti Enes (r.a)' den rivâyet olunmuştur: Resülüllah Efendimiz gus¬lünü (yaklaşık ) 3.5 Kg su ile, abdestini de 800 Gr su ile alırdı.
• Abdest alan kişi abdest almakla gü¬nahlarının temizleneceğine inanarak abdest almalıdır. Çünkü Müslim ile İmam Malik'in merfu olarak rivayet et¬tikleri bir hadis-i şerifte Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:
- "Mü'min kul, abdest alıp yüzünü yı¬kadığı vakit, gözü ile işlediği her günah, yüzünden su ile yahut suyun son damlası ile çıkar. Ellerini yıkarken, elleri ile işle¬diği her günah su ile yahut suyun son damlası ile ellerinden çıkar. Ayaklarını yıkarken, yürüyerek işlediği her günah su ile yahut suyun son damlası ile ayakla¬rından çıkar. Kul günahlarından tertemiz çıkıncaya kadar bu böyle devam eder"

GUSÜL ABDESTİ

• Önce niyet edip, gizlice Eûzü Besmele çekerek eller yıkanır. Necâset olsun veya olmasın, ön ve arka yıkanır. Sonra yeni¬den eller yıkanarak namaz abdesti alınır.
• Abdestte ağıza üç defa su verirken gargara yapılır.
• Sonra üç defa burna su verirken su¬yun her tarafına ulaşması sağlanır.
• Ayakların olduğu yerde su birikiyorsa a-yakları yıkamak en sona bırakılır.
• Sonra baştan aşağı su dökülür ve ovalanır. Sonra sağ ve sol omuzdan aşağı su dökerek vücûdun her tarafı ovalanır.
• Göbek çukuru, kulak kıvrımları, bu¬run ve ağız içinde suyun temas etmediği yerler kalabilir. Buraları güzelce yıkan¬malıdır. Burun içinde kuru ve katı burun kiri varsa giderilmeli ve altına su geç¬mesi sağlanmalıdır.
• Geniş banyolarda ve hamamlarda av¬ret yerleri peştemalla örtülmelidir.
• İki kolumuzu açıp üçyüz altmış de¬rece döndüğümüzde parmak uçlarımız duvara değmeyecek kadar büyük (4 metrekare) odada çıplak yıkanılmaz. Böyle bir yerde peştamal veya perde ge¬rekir. Gusül abdesti alınırken ön ve arka kıbleye gelecek şekilde oturulmaz.
• Cünüplükten temizlenmek için alınan gusül abdestine idrar akıttıktan sonra başlamak lazımdır. ( Bu, idrar yolunda kalmış menilerin temizlenmesi için lü¬zumludur)

Gusül abdestinin farz olduğu yerler:

1– Erkek veya kadının tenasül uzvun¬dan (uyurken veya uyanık) zevkle ve ata¬rak meni çıkması,
2– Cinsî münâsebette bulunmak,
3– Hayız ve nifasın sonunda,
4– Kadınların tenâsül uzvuna zevk için bir şeyin dahil edilmesi sebepleriyle gu¬sül abdesti farz olur.

FITRÎ TEMİZLİKLER
( Etek, koltukaltı, tırnak ve kir tahâreti )

Bu hususta Dürer'de (hulâsa olarak) şöyle yazılıdır:
Tırnakları cuma günü kesmek müstehaptır. Çok uzamış tırnakları, ille de cuma günü keseceğim diye tehir et¬mek mekruhtur. Çünkü tırnakları uzun müslümanın rızkı dar olur. Hz. Aişe (r.anhâ) Resûl-i Ekrem' (s.a.v.) in şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir:
"Bir kimse tırnaklarını cuma günü ke¬serse, Allahü Teâlâ o kimseyi diğer cu¬maya kadar ve cuma'dan da üç gün fazla belâ'dan emîn kılar."
Bir Müslümanın, haftada bir kere etek traşı olup bedenini yıkaması ve (dudak üstüne sarkan) bıyıklarını kısaltması müstehaptır. Efdâl olan, haftada birdir. Ortası onbeş, en uzağı kırk gündür. Kırk günden fazlasında özür olmaz. Vaîde (azab tehdidine) müstehak olur.
Dâr-ı harbde müslümanın (icabında si¬lah olarak kulanabilmesi için) tırnaklarını ve (düşmana heybetli gözükmesi için) bıyıklarını uzatması menduptur.
Cünüpken gusül abdesti almadan önce tırnak kesmek, etek ve koltukaltı temiz¬liği yapmak mekruhtur.