Evlilikte Keramet Var mır?

Evlilikte ve nikahta keramet vardır sözü ne kadar doğrudur?Evlilikte keramet var mıdır?
Evlilik, temeli vahye dayanan ve ancak nikahla meşru olan bir kurumdur. Bu kurumu, ilk olarak Allah’ın emriyle Hazret-i Âdem (as) ile Hazret-i Havva validemiz meşrulaştırdı ve kurumlaştırdı.Erkek ve kadının birbirlerine karşı olan sevgi ,duygu ve gönül bağlılığını meşrulaştıran ve bunu güçlendiren nikahtır.Bu durumda nikahta keramet mevcuttur. Zira ancak nikah sebebi ile eşler arasında:
1-Ahenk,
2-Bütünlük,
3-Sevgi,
4-Kimlik,
5-Güç ve kudret,
6-Sığınak,
7-İçtenlik,
8-Paylaşım,
9-hayat ve birbirlerini sahiplenme duygusu meydana gelir.

Bu gün dünyada ne kadar farklı kimlikte, farklı dinde, farklı inanışta ve farklı yapıda insan ve toplum varsa, hepsi bütün farklılıklarıyla birlikte bu kurumu severek ve alternatifsiz olarak benimsemişlerdir. Bir bakıma, bu kurumun bu derece yaygın şekilde benimsenmiş olması, insanlığın atasının Hazret-i Âdem (as) ile Hazret-i Havvâ olduğunun da sosyal delili ve imzası hükmündedir.

Evliliğin zıddı zinadır ve evlilik dışı ilişkilerdir. Bu tür ilişkileri sefihler benimsese bile, hiçbir toplum benimsememiştir.

EVLİLİĞİN KERAMETLERİ

1-Demek evliliğin ilk kerameti, herkesi bir ilk atada (Hz.havva Ve Hz.Adem a.s.)toplama niteliği taşımasıdır.

2-Sevgi kadın ve erkekte fıtrîdir, yani doğuştandır. İnsanın sevgi duygusunu hem disipline etmesi, hem meşrû şekilde motive etmesi, harekete geçirmesi, hem bunu meyveye dönüştürmesi, hem bunun üzerine terbiye edilmiş bir hayat binâ etmesi ancak evlilikle mümkündür. Evlilik dışı yöneliş ve arayışlarla mümkün değildir. kadın ve erkeğin, birbirlerine karşı kalplerinin sevgilerine ve gönüllerinin aşklarına meşruiyet kazandıran kurum nikâhtır.1

3-Evlilik, insanı günahlardan, haramlardan, vesveselerden ve kuruntulardan kurtarır ve arındırır. Gözü ve gönlü haramdan alıkoyar. Nitekim Peygamber Efendimiz (asm): “Ey gençler topluluğu! Evlenmeye bakın! Çünkü evlenmek gözü haramdan daha iyi çekip alır ve iffeti korur.”2 buyurmuştur. Binâenaleyh, esas olan sevginin haram yönelişlerden uzak tutulması ve yalnız meşru bir yöne kanalize edilmesidir. Bu da evlilikle mümkün olmaktadır.

4-Evlilik kurumu bizzat Allah’ın teşvik ettiği bir kurumdur. Nitekim Cenab-ı Hak, “Mü’minlerden ve kendilerine sizden önce kitap verilmiş olanlardan hür ve iffetli kadınları nikâhlamak, mehirlerini verdiğiniz, iffet üzere olup zinadan kaçındığınız ve gizlice gayr-ı meşrû şekilde dostlar edinmediğiniz takdirde, size helâl kılındı.”3 buyurmaktadır.

EVLİLİK PEYGAMBERLERİN SÜNNETİDİR

5-Nikâhın bir diğer kerameti de, Allah’ın hususi lütfuna, inayetine ve rahmetine mazhar olmak ve Allah’tan yardım almaktır. Cenab-ı Hak buyurur ki: “İçinizden bekâr olanları ve köle ve cariyelerinizden dindar olanları evlendirin. Onlar fakir iseler, Allah onları lütfuyla zenginleştirir. Allah’ın lütfu geniştir ve O her şeyi hakkıyla bilir.”4

6-Evlenmekle Peygamberlere ait önemli bir sünnet idrak ve ihya edilmiş olur. Böylece Peygamberlere ait bir feyiz ve bereket kaynağı elde edilmiş olur. Peygamber Efendimiz (asm) buyurmuştur ki: “Dört şey Peygamberlerin sünnetlerindendir: 1-Hayâ, 2-Güzel koku sürünmek, 3-Misvak kullanmak, 4-Evlenmek.”5

7-Evlilik kurumunun işlevini yürütmesiyle toplumlarda büyük fitnelerin, bozgunculukların ve ahlâksızlıkların önü alınmış olur. Aksi takdirde insanlık sevgi ve aşk anarşisine uğrayacak, çok büyük fitneler ve fesatlıklar insanlığı perişan edecektir. Peygamber Efendimiz (asm) buyurmuştur ki: “Dinini ve ahlâkını beğendiğiniz bir kişi sizin ailenizden bir kadına talip olursa onu evlendirin. Şayet yapmazsanız, yeryüzünde büyük fitne, fesat ve bozgunculuk olur.”

Dediler ki: “Yâ Resûlallah! Malı yoksa?”
Peygamber Efendimiz (asm) yeniden:

“Dinini ve ahlâkını beğendiğiniz bir kimse sizden bir kadına talip olursa, kadını ona nikâhlayın” buyurdu ve bunu üç defa tekrarladı.