seferi,15 günden az kalmaya niyet ederek oturduğu yerden 90 km.uzaklık mesafesinde bir yere yolculuk yapan kimsedir.Ramazan günlerinde sefer niyet edip yolculuğa çıkan kimseye sefer müddetince oruç farz değildir. En az 90 km uzaklıktaki bir yere yolculuğa çıkan kişi, seferî olmaya niyet etmişse; ister yaya, ister otobüsle ve trenle, isterse uçakla gitsin seferî sayılır.Ve ramazan orucunu tutmamak hususunda ona ruhsat verilmiştir.


Yolculuk esnasında tutulamayan oruçlar daha sonra kaza edilir. Kur'an'da, "İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan kimse, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde oruç tutar" buyurulur. (Bakara 2:184).

Peygamberimiz de müsait olan kimsenin yolculuk esnasında oruç tutabileceğini bildiriyor:

"Kim yolculuk esnasında Ramazan'a ulaşır ve yanında karnını doyuracak yere kadar götürecek bir bineği varsa, nerede olursa olsun orucunu tutsun." (Ebû Dâvud, Savm:44.)

Bunun yanında, yine Peygamberimiz yolcunun oruç tutup tutmamasını serbest bırakmıştır.

Ebu Said el-Hudri diyor ki:

"Resul-i Ekrem Efendimiz'le beraber Ramazan ayında yolculuğa çıkardık. Ne oruç tutan tutmayanı ne de tutmayan tutanı ayıplamazdı." (Müslim, Sıyam:95)

Ayet ve hadiste de açıkça ifade edildiğine göre, bu hüküm dini bir izin ve kolaylıktır. Rahatlıkla oruç tutma imkânı varsa ve herhangi bir sıkıntı da yaşanmayacaksa, oruç tutulması daha faziletli ve daha sevaplı olarak bildirilir.Ancak yolculuk sırasında tutabileceğini düşünüp oruca niyet etse ve daha sonra yolculuk sırasında dayanamayıp orucu bozsa,o kimseye keffaret gerekmez sadece orucu kaza eder.