Kadına Dokunmak Abdesti Bozar mı?

Kadına dokunmakla abdest bozulur mu?Kadına dokunmak hangi mezhebe göre abdesti bozar?Abdestliyken hanımlara dokunmak ebdesti bozar mı?
Hanımlara dokunmakla abdestin bozulup bozulmaması hakkında mezhep imamaları farklı görüşler öne sürmüştür.İmamı Azama göre şehvet olmadan dokunmak abdesti bozmazken İmamı Şafiye göre iki durumdada abdest bozulur.Şimdi Mezhep İmamlarının bu konudaki görüş ve dayanaklarını açıklayalım;

a) Hanefîlere göre:

Aşırı şehevî bir duygu olmaksızın erkeğin teninin kadının teni­ne dokunması abdesti bozmaz. Ancak şehevî duyguyu harekete geçiren bir dokunma istihsanen abdesti bozmuş sayılır. Kıyasa ba­kılırsa, bu hal abdesti bozan sebeplerden biri değildir. Şehevi duy­guyu harekete geçirse bile, arayerde elbise ve benzeri bir madde bulunursa, abdesti bozmaz. Ancak cinsel organda bir ıslaklık be­lirdiği takdirde abdest bozulur. Bu, İmam Ebû Hanîfe ile İmam Ebû Yusuf'a göredir.

Sahih rivayetle nakledilen Ebû Yüsr olayını ise İmam Ebû Hanîfe bu anlamda yorumlamıştır. Rivayete göre, bal satıcısı Ebû Yüsr (r.a.), Peygamber (a.s.) Efendimiz'e gelerek dedi ki:

"Ya Resûlellah! Cinsel temas dışında kalan hemen, her hususta eşime dokun­dum..." Bunun üzerine Efendimiz (a.s.) ona şöyle buyurdu:

"Ab­dest al ve iki rek'ât namaz kıl!"

İmam Ebû Hanîfe böyle bir mü­başeretin sulanmaya yol açacağını, cinsel organda ıslaklık belire­ceğini, ancak o kesimdeki hararetten dolayı ıslaklığın çarçabuk ku­ruyacağını dikkate alarak abdestin istihsanen bozulacağını söyle­miş ve hadîsin taşıdığı hükmün aşırı mübaşeretten dolayı ıslaklık­la ilgili bulunduğunu bir yorum olarak ortaya koymuştur.

Hanefîler bundan ziyade 692 nolu Hz. Aişe (r.a.) hadîsiyle istidlal etmişlerdir.[88]

b) Şâfiîlere göre:

İmam Şafiî, ilgili âyeti yorumladıktan sonra, imam Mâlik'den, onun da İbn Şihab'dan, onun da Salim b. Abdillah'tan, onun da babası Abdullah'tan rivayetle diyor ki:

"Kim karısını öper veya eliyle dokunup tenine yapışırsa, kendisine abdest gerekir."

İbn Ömer'in bu sözüne yakın manâda İbn Mes'ud'dan da bize kadar ulaşan rivayet vardır. Şöyle ki: Adam eliyle karısına dokunup okşar veya teninin bir kısmını onun tenine -arada bir hail (engel) olmaksızın- şehvetle veya şehvetsiz dokundurursa, kendisine abdest vâcib olur. Aynı zamanda kadına da abdest almak vâcib olur.[89]

Erkekle dişinin derilerinin birbirine dokunması iki tarafın da abdestini bozar. İsterse erkek idiş veya iktidarsız olsun veya biri ölü olsun yine de abdest bozulur. Ancak ölünün abdesti bozulmaz. Derilerin birbirine dokunması isterse bilerek kasden olsun, isterse hatâen olsun yine hüküm aynıdır.[90]

c) Hanbelîlere göre:

İmam Ahmed'in mezhebinde meşhur olan kavle göre, kadına şehvetle el veya bedenin herhangi bir kısmını dokundurmak abdesti bozar. Şehvetsiz dokunma abdesti bozmaz. Bu aynı zamanda Alkame, Ebû Ubeyde, Nahâî, Hakem, Hammad, Sevrî, İshak ve Şa'bî'nin kavlidir. Çünkü bu saydıklarımız şöyle demişlerdir: "Kadını şehvetle öpene abdest almak vâcib olur, rahmetle öpene vâcib ol­maz. Öpmekten dolayı abdestin vücubunu gerekli görenler arasın­da İbn Mes'ud, İbn Ömer, Zührî, Zeyd b. Eslem, Mekhûl, Yahya el-Ansarî, Rabi'â, Evzâî, Sa'd b. Abdülaziz ve İmam Şâfii de bulunu­yordur.

İmam Ahmed diyor ki:

"Gerek Medîneli'ler, gerekse Kûfe'liler son yıllara kadar öpmenin lems olduğunu ve bundan dolayı abdestin bozulacağını söylerler ve bunu böyle kabul ederlerdi. İmam Ebû Hanîfe ortaya çıkınca, bu defa öpmek ve lems abdesti bozmaz." dediler ve bu hususta Urve'nin hadisiyle istidlal ettiler. Biz onların bu görüşünü galat (yanlış) görüyoruz.[91]

eş-Şerhü'1-Kebîr'de de buna yakın bir ifade kullanılmıştır. Baş kısmında şöyle deniliyor: "Abdesti bozan beşinci sebeb, erkeğin de­risinin şehvetli kadının derisine dokunmasıdır. İmam Ahmed'den ise bu konuda farklı rivayetler yapılmıştır: Bir rivayete göre, deri­nin deriye dokunması herhalde abdesti bozar, ister şehvetle olsun, is­ter şehvetsiz olsun farketmez. Bu aynı zamanda İmam Şafiî'nin mezhebidir. Diğer bir rivayete göre, derinin deriye dokunması herhal ü kârda abdesti bozmaz. Bu, İbn Abbas'dan rivayet edilmiştir. Aynı za­manda Tavus, el-Hasan, Mesruk ve arkadaşlarının görüşüdür. Ebû Hanife'nin de kavli böyledir.[92]

d) Mâlikîlere göre:

Abdestli kimse elini veya bedeninden herhangi bir kısmını (ni­kâhı kendisine düşen) bir kadına şehvetle dokundurur veya şeh­vetle dokundurmadığı halde dokununca şehevî lezzet duyarsa ab­desti bozulur. Ancak dokunan da ve dokunulanda bir takım şartlar aranır. Dokunan erkeğin ergen olması, lezzet almayı arzulaması veya dokunduktan sonra lezzet duyması gerekir. Dokunulan kadı­nın dokunulduğu yerin açık olması veya çok ince hafif bir şeyle örtülü bulunması gerekir. Örtü kalın olursa abdesti bozmaz.[93]

Konuyla ilgili diğer rivayetler, görüşler ve tahliller:

692 nolu hadîs için Ebû Dâvud "mürsel" demiştir. Senedinden bir sahabinin düştüğüne işarettir. Çünkü İbrahim et-Teymî, Hz. Aişe'den (r.a.) işitmemiştir, ondan işiten bir sahabiden işittiği sanıl­maktadır. Bununla beraber Nesâî diyor ki:

"Bu babda, mursel de olsa bu rivayetten daha güzeli yoktur."

İmam Tirmizî diyor ki:

"Muhammed b. İsmail'den işittim, bu hadîsin zayıf olduğunu söylüyordu."

Aynı hadîsi Ebû Dâvud, Tirmizî ve İbn Mâce, Urve b. Zübeyir tarikıyla Hz. Aişe'den (r.a.) rivayet etmişlerdir.

İbn Hazm bu konuda diyor ki:

"Bu babda hiçbir şey sahih ol­masa gerek. Eğer sahih bir şey varsa, o da lems'ten dolayı abdest almayı bildiren ilgili âyet inmeden önceki zamana aittir."

Ayrıca bu konuda İmam Şafiî, Mi'bed b. Nübate tarikiyle Muhammed b. Ömer'den, o da İbn Atâ'dan, o da Hz. Aişe'den şu hadisi rivayet etmiştir:

"Şüphesiz ki, Resûlüllah (a.s.) Efendimiz eşlerinden bir kısmını öper ve bundan dolayı abdest almazdı."

İbn Abdilberr bu hadîsi sahihlerken Hafız İbn Hacer zayıf ka­bul etmiştir. Bununla beraber müctehidlerin bir kısmı istidlale el­verişli görmüşlerdir.

693 no'lu hadîsi Tirmizî, Hâkim ve Beyhakî tahric etmiştir. Bunlar bunu Abdülmelik b. Ömer'den, o da Abdurrahman b. Ebî Leylâ'dan, o da Muâz'dan rivayet etmiştir. Ancak hadîste inkıta' vardır, çünkü Abdurrahman, Muâz'dan işitmemiştir. Ayrıca aynı hadîsi Şu'be Abdurrahman'dan rivayet ederek mursel bir ölçüde zikretmiştir, Nesâî'nin rivayeti gibi...

Kıssanın aslı Buhari ve Müslim'de, abdest ve namaz emri olmaksızın geçer.

İmam Ebû Hanîfe ve İmam Ebû Yusuf, ilgili hadîslerde zaaf gödükleri için istidlal etmemişler. İstidlal edenler ise, bu konuda birçok rivayetin bulunması bu açığı kapatmakta ve konuya kuvvet kazandırmaktadır, diye cevap vermişlerdir. Hz. Peygamberin (a.s.), tanıdığı kadına cinsel temastan başka her türlü temasla yaklaşan adama abdest almasını emretmesi, işlediği günahtan dolayı olsa gerek. Çünkü abdestin bir takım günâhları temizleyeceği hakkında sahîh rivayetler mevcuttur.

İbn Abbas (r.a.) ise tercüman-ı Kur'ân kabul edilmiştir. O il­gili âyette geçen "lems" tabirinden cima' mânasını almış ve böyle tefsirde bulunmuştur. Hem Arapların çoğu "falanın karısı hiçbir lâmisin elini geri çevirmez" derlerken, bundan kinaye olarak zinayı kasdetmişlerdir. Yukarıdaki yorumlar, "tenlerin birbirine dokun­ması abdesti bozar" diyenlerin delilleridir.[94]


Çıkarılan Hükümler:



1- Kendisine nikâhı haram olmayan yabancı bir kadının eline veya bedeninden herhangi bir yerine elle ve bedenin herhangi bir yeriyle dokunmak abdesti bozar. Bu ister şehvetle olsun, ister olma­sın farketmez. (Bu, İmam Şafiî'nin ictihad ve görüşüdür).

2- Kadına şehvet kasdiyle dokunmak veya böyle bir kasıt ol­maksızın dokununca lezzet almak abdesti bozar. (Bu, İmam Mâlik'in ictihadıdır.)

3- Kadına şehvetle dokunmak abdesti bozar. Şehvetsiz do­kunmak bozmaz. (Bu, İmam Ahmed'in ictihadıdır; ondan yapılan iki rivayetten biridir).

4- Kadına şehvetle dokunup fahiş mübaşerette bulunmak istihsanen abdesti bozar. Çünkü bu durumda cinsel organın ıslan­ması söz konusudur. Bunun dışında normal şekilde dokunmak ab­desti bozmaz. (Bu, İmam A'zam Ebû Hanîfe'nin ve arkadaşlarının ictihadıdır).

5- Kadına şehvetle dokunduktan sonra, İmam A'zam'ın icti­hadına göre, o kadın yabancı bir kadınsa irtikâb edilen günâhın bağışlanmasına vesîle olur umuduyla abdest almakta fayda vardır.